

Yeşilliklerle kaplı yükselen dağları, verimli deltaları, asırlık ormanları, kıvrımlı nehirleri, mistik mağaraları, kumsalları ve hayat felsefesi sürekli gülmek olan insanlarıyla ile ünlü Güneydoğu Asya, son yıllarda gizemli ve egzotik bir tatil destinasyonu olarak ön plana çıkıyor.
Asya kıtasıyla Okyanusya arasında bulunan bölgeyi kapsayan Güneydoğu Asya, son yıllarda tatil ve gezi programlarının gözdesi olarak özellikle egzotik yerler keşfetmek isteyenler için ilk tercih edilen seyahat noktaları arasında yer alıyor. Bu bölgenin en popüler destinasyonları olarak ise Myanmar’ın en büyük kenti Yangon ve Vietnam’ın başkenti Hanoi ön plana çıkıyor.
Myanmar: Altın Tapınaklar Ülkesi
Dünyanın en gizemli yerlerinden, henüz keşfedilmemiş bir ülke olan Myanmar; Çin, Bangladeş, Tayland ve Laos’a komşu olan, yüzünü Hint Okyanusu’na çevirmiş bir Uzakdoğu ülkesi… Doğallığını koruyan Altın Topraklar’dan başlayıp, Bagan’a uzanmak ve yeni yerler keşfetmek isteyenlere hayat boyu unutulmayacak anılar vaat eden Myanmar bozulmamış Asya dokusu ile seyahatseverleri cezbediyor.
Sınırları dış dünyaya kapalı, doğallığını koruyan Altın Topraklar’da İnle Gölü’nün üzerine kazıklar yardımıyla inşa edilen evlerdeki yaşamlar, paletli balıkçılar, Yangon’daki eşsiz Shwedagon Pagodası, Budist tapınakları, Budist rahipler, tekne yolculuğu, Bagan’daki balon uçuşu ile hayatınızın unutulmazları arasına girecek bir yolculuk için Altın Tapınaklar Ülkesi sizi bekliyor. Myanmar’ın keşfedilmeye değer pek çok şehri bulunuyor ve bunlardan en ünlüsü de Yangon.
Yangon
6 milyon nüfusuyla ülkenin en büyük kenti ve eski başkenti olan Yangon, idari merkez olmanın yanı sıra, Myanmar Budizmi’nin de merkezi sayılıyor. Kuleleri altınla kaplı olan iki ünlü Budist tapınağı, Sule Paya ve Svedagon’a da ev sahipliği yapan şehirde bulunan bu tapınakların altınları her üç yılda bir yenileniyor. Yenileme esnasında tonlarca altının harcandığı kuleler, gündüzki görkeminin yanı sıra, geceleri ışıklandırma sayesinde dikkat çekici rengi ile oldukça uzaktan bile fark edilebiliyor.
Kandavgyi Gölü’nün içinde klasik bir saray restoranı olan Karaveik, ilginç görüntülü yapısı ile dikkat çekerken, akşamları geleneksel dans ve kukla gösterisine ev sahipliği yapıyor. Ayrıca, müthiş bir doğaya sahip olan Kandavgyi Doğal Parkı da bu göle ayrı bir güzellik katıyor.
Bagyoke Auna San Market, Yangon’un merkezinde kolonyal bir yapıdan oluşuyor. İçinde her tür hediyelik eşyanın satıldığı 1600′den fazla işyeri barındırıyor.
Yöresel mutfağı ile dikkat çeken Yangon, balık, pirinç, şehriye, zencefil, acı ve baharatlı sebze yemekleri ile ünlüdür. Lethok Son (Vejeteryan tarzı baharatlı pirinç salatası), Mohinga (Şehriyeli balık çorbası), Oh-no Khauk swe (Tavuklu, Hindistan cevizi sütlü, şehriyeli pilav) Yangon’un ulusal spesiyallerindendir.
Kaliteli müziklerin yapıldığı mekânların mevcut olduğu Yangon, Karaoke Barları ile eğlence severlere hitap ediyor. Sinemanın da çok popüler olduğu şehirde düzenli olarak İngilizce filmler oynatılıyor.
Türkiye’den Yangon’a ulaşım, Emirates ile Dubai aktarmalı olarak gerçekleşiyor. Yolculuk, aktarma ve duraklama koşullarına göre ortalama 13 saat sürüyor.
Keşfedilmeyi Bekleyen Cennet: Vietnam
Vietnam, dünyada eşine az rastlanır etkileyici manzaraları, renkli ve dinamik şehirleri, eski ve yeninin harmanlandığı kültürü, sıcakkanlı ve güler yüzlü insanları ile keşfetmeyi seven gezginlerin tercih ettikleri seyahat noktaları arasında yer alıyor.
Yüzlerce yıl süren savaşlar, yabancı devletlerin işgali altında ezilen ve yoksulluklar içerisinde yaşamış olan ülke, bugün kapılarını yabancılara, turistlere ve yatırımcılara sonuna kadar açmış, güler yüzü ve misafirperverliğiyle ağırlamaya çalışıyor.
Tonkin Körfezi’nin zümrüt sularından, gökyüzüne yükselen 2,000’den fazla kireç taşı kayalıkları ile Vietnam’ın dünyada en çok bilinen turistik yeri olan “Halong” ejderhanın denize girdiği yer anlamına geliyor. Mekong Deltası ise 7 milyondan fazla insanın yaşadığı bu coğrafyayı benzersiz hale getiriyor. Beyaz kumlu plajlar, tropik ormanlar, şelaleler arasına serpilmiş irili ufaklı köy ve kasabalarıyla Vietnam çok ilginç ve zengin bir coğrafya. Bu coğrafyanın en popüler destinasyonlarından biri de Hanoi.
Hanoi
Vietnam’ın başkenti ve ikinci en büyük kenti olan Hanoi, Vietnam’ın kuzey bölgesinde bulunuyor ve Kızıl Nehir deltasına 90 km. uzaklıkta yer alıyor. Dağlık, iç ve delta olmak üzere üç temel alandan oluşan Hanoi; pirinç tarlaları, mobilet sürücüleriyle dolup taşan yolları, kalabalık çarşıları, Buddha Tapınakları, Feng Shui ve huzurlu insanları ile dikkat çekiyor.
Ho Chi Minh mozolesi, imparatorluk akademisine ev sahipliği yapan Literatür tapınağı, Hoa Lo Cezaevi müzesi, Vietnam Ulusal Tarih müzesi, Hoan Kiem Gölü, Vietnam Askeri Müzesi ve Bach Ma Beyaz At tapınağı başlıca görülmesi gereken yerleri oluşturuyor.
Hanoi’nin yemek geleneğinde beş temel tat bir arada yer alıyor. Her bir geleneksel yemekte bu tatlardan birini ortaya koyuyor. Balık sosu, karides sosu, soya sosu, pirinç, taze otlar, sebze ve meyveler yemeklerin ana malzemelerini oluşturuyor. Ayrıca çeşitli pek çok ot kullanılan yemeklerde et ve ot arasında denge gözlemleniyor.
Aktif bir gece hayatının bulunduğu Hanoi’de, gece hayatının en eğlenceli mekânları Old Quarter ve Hoan Kiem Gölü etrafında bulunuyor. Ayrıca yıl boyunca Vietnam kültürünü yansıtan birçok festivale ev sahipliği yapan Hanoi’nin nehir kenarındaki tiyatro binasında dünyaca ünlü “Su kuklaları” gösterisi de görülmeye değer yerler arasında.
Türkiye’den Hanoi’ye ulaşım, Emirates ile Dubai aktarmalı olarak gerçekleşiyor. Yolculuk, aktarma ve duraklama koşullarına göre ortalama 16 saat sürüyor.